18 Eylül günü Saraçhane’den Beyazıt’a anneler, babalar, çocuklar ve gençlerden oluşan onbinlerin sessiz yürüyüşü herkesin gözü önünde gerçekleşti. O gün biz hiçbir nefret söyleminde bulunmadık. Kişileri hedef almadık. Haklı talebimizi “nefret söylemi” diye saptırmaya çalıştılar, hala çalışıyorlar.
Üstüne basa basa LGBT DAYATMASIna karşıyız dememize rağmen bizi LGBT bireylerle karşı karşıya getirmeye çalıştılar, hala çalışıyorlar. Daha da ileri gittiler, gidiyorlar. Provoke etmeye çalıştılar, çalışıyorlar; lakin insanımızın sağduyusu kara propaganda ve provokasyonlara galip geldi, geliyor. Başaramadılar, başaramayacaklar.
Tekrar tekrar söylüyoruz; biz LGBT bireylerini hedef almıyoruz. LGBT DAYATMASIna KARŞI DURUYORUZ. Tek bir insanın kılına zarar gelsin istemeyiz. LGBT PROPAGANDASIna kapılanlar şiddetten-nefretten dem vuruyorlar.
Bu propagandaya kapılanlara diyoruz ki; sizin tercihiniz yüzünden yaşam hakkı elinden alınan, hiç doğamayacak olan bebeklerin hayat hakkı için bu mücadeleyi veriyoruz. Bu varoluşsal şiddete dur denmeli. Tek isteğimiz, insan neslinin varoluşunu tehdit eden bu propaganda ve dayatmaya dur denmesi. Bunları ve daha fazlasını yaptığımız açıklama ile o gün meydanlarda bulunan onbinler ve canlı yayınları izleyen milyonların huzurunda da söylemiştik, tekrar söylüyoruz.
O gün orada bizzat bulunan onbinler, canlı yayınları izleyen milyonlar sağduyu LGBT PROPAGANDA ve DAYATMASIna dur denmesi için BÜYÜK AİLE BULUŞMASI’ndaydı, onları şahit gösteriyoruz. Tüm
vatandaşlarımızı o gün orada gerçekten ne olduğunu görmeleri için https://youtu.be/-PCOYpEg1f8 linkinden görüntüleri izlemeye davet ediyoruz.
Bu haklı talebe gözlerini, kulaklarını kapatanlara da görmedikleri, duymadıkları gerçeklere ilişkin önyargılarla yorum yapma, kamuoyunu yanlış yönlendirme hatasından vazgeçme çağrısında bulunuyoruz.
18 Eylül’den itibaren şiddetli ve ısrarlı biçimde yapılan, yayılan kara propaganda ve dezenformasyonu ibretle izliyoruz. Bazı siyasilerin de; bilerek ya da bilmeyerek bu kara propagandaya hizmet eden açıklamaları, durumun vahametini artırmaktadır. Herkesi gerçekleri araştırmaya ve sorumlu davranmaya davet ediyoruz.
Haklı talebimize somut bir örnek teşkil eden bu sürece dair detaylı çalışmamızı tamamlayarak, o güne dair tüm gerçeklerle 30 EYLÜL 2022 CUMA günü basın toplantısı düzenleyerek kamuoyunu bilgilendireceğiz.
Kamuoyunu yanıltmayı başaramadılar, başaramayacaklar…